October 24, 2010

Her Gün Aynı Değil Ki


Phd Comics sitesi bu aralar beni çok güldürüyor. İnsan hergün çalışma moduna giremiyor, bazı bazı beyin çalışmak istemiyor hatta saçma sapan şeyler izlemek istiyor inadına. Yüksek lisans olduğumdan kelli, uyanma anından yatana kadar birşeyler yapma sorumluluğunda hissediyorum kendimi. Durmak istiyorum bazen ama bi yandan okunacak yığınla makale, kitap...Yukarıdaki karikatür süper açıklıyor herşeyi. Dünyayı kurtarma misyonundan happy hour misyonuna doğru.

October 23, 2010

Benimle Aya Uçar Mısın?


Hadi uzaya kaçalım, aya çıkalım, darling. Başka bi deyişle diyişini seveyim senin Frank Sinatra.

October 22, 2010

Gri Günler


Uppsala giderek daha da grileşiyor ve soğuyor. Ama önemli değil, dans edicez, güzel şarkılar dinlicez, yemekler yicez sonra fotoğraf çekip, dağıtıcaz melun havayı.

October 18, 2010

İllüstre Dünya

Uppsala'da Sonbahar


Burda sonbahar tanımı azıcık farklı. Aslında kış bana göre bildiğin, sabahları -2 derece ama kar yağmadığı ve güneş olduğu sürece sonbahar diyo isveçliler. Kara kara düşünüyorum -20 lerde nasıl hayatta kalıcam diye. Hali hazırda lahana gibiyim çünkü. Bisiklet sürerken bazı bazı ellerimi hissetmiyorum, güya çift eldiven takıyorum.



Üşümekten yoruluyorum bazen (üşüyoruz reyizz CcC). Ama buranın doğası o kadar güzel ki, gene de soğuğa nanik yapabiliyor insan. Dün harika bi pazar günüydü, evet sabah -3 dereceydi ama güneş olan hergün için hoplak zıplak ortalarda gezinebiliyorum. Bizim bölümden, fotoğrafçı arkadaşımla sabahın köründe kaldığımız yurdun hemen arkasındaki ormana gittik. Kocaman bir orman, bi de minik ağaçtan evler var her yerde. 


Ormanın dışında böyle kocaman yürünecek yollar da mevcut, kocaman alanlar. Kendimi resmen bi film sahnesinde hissettim. Aynı "Everything is Illuminated " filmindeki gibi. Beriki evde yaşlı kadını bulucaz, bize tarçınlı çayla, püsküüüt ikram edecek hissiyatı...


Arkadaşın envai çeşit objektifi, tripodu herşeyi tastamam. 200 mm objektifiyle bu kuşileri çektim ben de, çok zevkli! Türünü bilmiyorum malesef. Bu arada kuşları uçarken çekmek çok zahmetli iş, denedim, beceremedim. Daha artistik, kocaman objektif gerekiyor, neredeyse benim ağırlığım kadar. Ben daha anca iso, aperture, shutter seviyesindeyim tabi. Ehehehe


İlerde baktık bi at çiftliği var, oraya gidelim atları çekelim dedik. 


Böyle böyle sonbahar geldi. Buralar bi iki aya karla kaplancak asıl o zaman seyreylicem gümbürtüyü. Tırsıyorum kıştan evet...

October 8, 2010

Bana Mutluluğun Resmini Çiz Abidin

Benden önce çizmişler.


"A bout de Souffle"


"La Strada"

Müziksel Huzurlandım

Uzun zamandır dinlediğim en güzel bi ses. Nasıl huzurlu! Buyrun, siz de huzurlanın.